Kıbrıs’ta gezilecek yerler son derece çeşitlidir. Çünkü bu güzel iklime sahip bölgede yapılacak çok şey var.
Kıbrıs’ta gezilecek yerler konusunda birçok avantajlı tur ve deneyim yaşayabilirsiniz. Baf kıyılarının sularından doğan aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in adasıdır. Efsane, tarih ve kültür, Akdeniz’in üçüncü büyük adasına yapılan ziyareti eşsiz kılıyor. Başkenti, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden ayıran Yeşil Hat’ın geçtiği tek Avrupa şehri olan Lefkoşa’dır. Yunan ve Türk tarafları arasında barış içinde bir arada yaşama, yeşil hat boyunca BM kontrolü tarafından garanti edilmektedir.
Kıbrıs Tarihi
Tarihsel olarak ada, Doğu ve Batı arasında önemli bir kavşak olmuştur ve birçok halk, stratejik önemi nedeniyle tam olarak ona hakim olmaya çalışmıştır. Akrotìrion ve Dekèleia’nın İngiliz egemen bölgelerinde Roma ve Bizans hakimiyetlerinin yanı sıra askeri üslerin izlerini bulacaksınız. Yunanistan tarafından desteklenen ve dönemin Cumhurbaşkanı Makarios’a karşı yapılan askeri darbeye yanıt olarak, 1974’teki son Türk işgalinin işaretleri hala görülebilmektedir.
Kıbrıs’ın tarihi önemi tipik İngiliz soldan direksiyonlu veya Türk ve Yunan esintili mutfağı gibi günlük alışkanlıklarda da bulacağınız tam da kültürlerin zarafetidir. Şimdi çok zaman kaybetmeden sizi 3 güzel rotamızı keşfe davet ediyoruz.
Büyük Han, Lefkoşa
Lefkoşa’nın kuzeyinde, şehrin Türk kısmı, adadaki en büyük kervansaray olan Büyük Han’dır. 1572’de Osmanlılar tarafından yaptırılan, dönemin mükemmel bir mimari eseri olmasının yanı sıra, tüccarlar için bir ikram olarak kullanılmıştır. Vardıklarında, gezginler forma girmek için ihtiyaç duydukları her şeyi buldular.
Büyük Han’ın zemin katında mağazalar, barlar ve restoranlar bulunmaktadır. Bir zamanlar 68 yatakhane odası olan iki simetrik taş merdivenden birini çıkardığınızda, şimdi el işleri, tablolar ve seramikler yapan zanaatkar galerileri ve dükkanlarla dolu olan yere varıyorsunuz.
Ledra Caddesi
Bu cadde sadece bir açık hava alışveriş merkezi değil, aynı zamanda Kıbrıs tarihinin bir bölümünü de anlatıyor. Yolun sonunda Yeşil Hat boyunca Kıbrıs Rum tarafından Kıbrıs Türk tarafına geçiş izni veren bir açıklık bulacaksınız… Pasaport kontrolünü beklerken, bu net ayrım çizgisinin nasıl tanımlandığına da yansıyor. Türk tarafı ile Yunan tarafını ayıran adanın haritasına yeşil bir çizgi çeken İngiliz kuvvetlerinin komutanı General Peter Young’dı. Bu bölünmeden geçmek karışık duygular yaratıyor: bir yandan, güçlü mimari ve kültürel farklılığa inanmıyor, diğer yandan, BM barış güçlerinin çatışmalardan kaçınmak için bölgeyi koruması gereken yerler olduğunu düşünmekten öfke duyuyor.
Selimiye Camii veya Ayasofya Katedrali
Görkemli Gotik yapıya ulaşmak için çıplak ayaklı olmanız ve Müslüman kültüne saygının bir göstergesi olarak kadınların başları örtülü olmanız gerekir. Bu her zaman böyle olmadı: Bugün Müslümanların dualarını memnuniyetle karşılayan şey aslında bir Kıbrıs Katolik Katedrali olarak başladı. MS 1208’de Latin Başpiskopos Eustorge de Montaigu tarafından saltanat döneminde inşa edilmiş, yıllar içinde depremler ve çeşitli yeniden yapılanmalardan geçmiştir.
Lusignano hanedanının krallarının taç giyme törenlerinin yapıldığı kiliseydi. 1570 yılında Türkler Kıbrıs’ı işgal ettiğinde katedral camiye dönüştürülmüştür. Kıbrıs’ın fethi sırasında imparatorluğa önderlik eden Osmanlı Padişahı II. Selim’in onuruna “Selimiye Camii” adı verildi. Büyük dönüşüm, özellikle tabloların ve vitrayların kaybolduğu caminin içinde göze çarpıyor. Aslında duvarların beyazı hakimdir ve kırmızı halı ile güçlü bir kontrast oluşturur. Ağustos ayının ilk haftalarında Selimiye Camii’nde Katolik Noeline benzer şekilde Müslümanların başlıca dini bayramlarından biri olan Kurban Bayramı’na (Kurban Bayramı) katılmak mümkün olabilir.