Ayasofya tarihi hakkında, Ayasofya hakkında merak edilenler, Ayasofya gezi rehberi, Ayasofya’ya dair her şey.
Ayasofya tarihi çok eskilere dayanan bir yapıdır. 1453 senesinde Osmanlı İstanbul’u fethettikten sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürülen yapıdır. Pek çok önemli tarihi belgeleri içinde barındıran fakat harap bir halde olan Ayasofya 1453’ten sonra bazı onarma çalışmaları sayesinde olduğu gibi günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Ayasofya 1934’te Bakanlar Kurulu kararı ile müzeye dönüştürülmüştür. 1935’ten 2020 senesine kadar müze olarak hizmet veren bu yapı 2020 senesinde tekrardan cami olarak hizmet vermiştir.
6. yüzyıldan bu yana günümüze ulaşmış olan Ayasofya hem bizim için hemde evrensel olarak büyük önem taşıyan bir yapıdır. Mimaride dünya mirasının en önemli yapıları arasında yer almaktadır.
Ayasofya Camii Tarihi
‘Büyük Kilise’ anlamına gelen Ayasofya’nın ilk inşaatı Roma imparatoru olan Büyük Konstantin tarafından başlatılmıştır. Bu inşaat Büyük Konstantin’in oğlu olan II. Constantius tarafından bitirilmiştir. O zamanlar kilise olan Ayasofya’nın açılışı ise 15 Şubat 360 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Açılışı da bu yapıyı bitiren II. Constantius yapmıştır. Bu birinci Ayasofya’nın açılışından uzun bir süre sonra 20 Haziran 404 tarihinde Patrik ile imparator Arcadius’un eşinin yaşadığı çatışma sebebiyle patrik sürgüne gönderilir ve bu yüzden isyanlar çıkar bu isyanlar da Ayasofya Kilisesi’nin yakılıp zarar görmesine neden olmuştur.
Birinci kilisenin isyanlar sebebiyle yakılıp zarar görmesinden sonra II. Theodosius günümüzdeki Ayasofya’nın olduğu yere ikinci kilisenin yapılmasını emretmiştir. İkinci Ayasofya’nın da 10 Ekim 415’te açılışı gerçekleşmiştir.
İkinci Ayasofya da 23 Şubat 532’de yıkıldıktan sonra İmparator I. Justinianus daha önce inşa edilen yapılardan farklı olarak daha büyük ve görüntüsü daha mükemmel bir kilise yapmaya karar vermiştir. Bu işi yapmak için de bir fizikçi ile bir matematikçiyi görevlendirmiştir. Bu kilisenin yapımı sırasında farklı birçok tapınaklardan hazır sütunlar getirilmiş ve kullanılmıştır. İnşaat bittikten sonra günümüzdeki Ayasofya Kilisesi haline gelmiştir. Bu kilise yapıldıktan hemen sonra mimarinin baş eserlerinin arasına girmeyi başarmıştır.
Ayasofya Camii Nerede?
Ayasofya Camii İstanbul’un Fatih ilçesinde yer almaktadır. Sultanahmet’te yer alan bu camii her yıl milyonlarca yerli ve yabancı ziyaretçi ağırlamaktadır.
Ayasofya Cami’ye Nasıl Gidilir?
Ayasofya’ya kendi özel aracınızla veya taksi ile gitmek mümkündür. Eğer özel aracınız yoksa veya taksiye binmek istemiyorsanız Ayasofya Cami’ye gitmek için vapur, otobüs, tramvay, metro ve Marmaray gibi toplu taşıma araçlarından faydalanarak ulaşmanız mümkündür.
Marmaray ile Ayasofya’ya gidecekseniz eğer Yenikapı’da, tramvay ile gidecekseniz de Gülhane veya Sultanahmet durağında inmeniz yeterli olacaktır.
Ayasofya Camii Mimarisi Hakkında
Ayasofya Cami mimarisi taşıyıcı sistemi ve kubbe geçişleri özelliği ile mimari açıdan tarihi bir dönüm noktası olmayı başarmıştır. Caminin iç yüzey kısımları tuğlaların üzerlerine renkli mermerler ve altın içeren mozaikler ile kaplanmıştır. Ayasofya, dünya mimarisinde büyük önem taşımaktadır.
Ayasofya Camii Bölümleri
Ayasofya Cami’nin bölümlerinin sayısı oldukça fazladır. Genişlik olarak 7500 metrekarelik bir alanı kapsayan caminin iki katı bulunur. Büyük bir orta mekânı, güney ve kuzey cephelerinde yer alan 2 yan nef, doğu uçta bulunan absit ve batıda kapıların bulunduğu iç narteks ve dış nartekslerden oluşmaktadır.
Nef, caminin mimarisinde apsis kısmına paralel olarak yer alıp birbirinden de sütunlar ile ayrılan uzun mekanlara denilmektedir.
Apsis ise kiliselerde sunak odasını kapsayan yere denir. Çokgen veya yarım daire şekilli bir unsurdur.